Daimi Huzur
Huzura giden yolun ışığı olmak için çalışıyoruz...

Namazda vesvese nasıl önlenir

0 805

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Nice namaz kılanlar vardır, onların namazdan nasibi sadece yorgunluk ve bitkinliktir.

Hepimizin ortak şikayeti: “Namaza bir durduğumu, bir de selam verdiğimi bilirim” veya “Namazda aklıma öyle şeyler geliyor ki, namazda olduğumun farkında bile değilim” veya “bir türlü namaza odaklanamıyorum”

Efendi Hazretlerimizin buyurduğu gibi bizim namazlarımız çocukların namazına benziyor. Çocuk annesini yanında namaza durur, sonra canı sıkılır ve gider oynar. Bir müddet sonra tekrar gelir ve annesini yanına namaza durur.
Aynen bizde böyle değil miyiz? Namaza başlarken Allah’u Ekber der namaza başlarız. Öyle şeyler gelir ki aklımıza, öyle yerlerde gezeriz ki ta selam verirken namazda olduğumuzu hatırlarız.

Bu haller gafletten kaynaklanıyor ama şeytanın bu vesvesesi ve bizim mücadelemiz imandan kaynaklanıyor. Çünkü boş eve hırsız girmez.

Ancak bu durum çok tehlikeli.
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: “Nice namaz kılanlar vardır, onların namazdan nasibi sadece yorgunluk ve bitkinliktir.” (İbn-i mace, nesai, Amed b. Hanbel) başka bir hadis-i şerifte de:
“Kişinin kıldığı namazdan nasibi sadece şuurlu olarak kıldığı kadarıdır.” Buyuruyor.

Yani eğer namazda dünya turuna çıkmış isek Allah muhafaza namazın faziletlerinden mahrum olma tehlikesi vardır.

Allah dostlarından bazıları: “Kalbi toplamadan kılınan namaz kabul edilmez.” Buyuruyor.

Peki, namazda olduğumuzu nasıl hissederiz. Bu vesveseleri gidermek için ne yapmak gerekir? Bu konuda bazı taktikler vermiş büyüklerimiz. Bunlardan birkaçı şöyledir:

1- Namaza başlarken kalbi toparlamak. Namaza durmadan önce kendi kendimize karar alabiliriz. Şöyle ki:“Şimdi namaza duruyorsun, yaptığın veya yapacağın işi düşünmekle halledemezsin veya namazda bunu düşünmenin bir faydası yok” diyerek baştan kesip atmalı ve şeytanın bu hilesini boşa çıkarmalıdır.

2- Sureleri sesli okumak. Sesli derken kendimiz duyacağımız kadar. Özellikle cemaatle kılarken bu şık iptal edilebilir. Çünkü yanımızdaki insan rahatsız olup huzuru bozulursa onuna vebaline girilmiş olur.

3- Nizami hareket etmek. Namazda rüku, secde gibi hareketleri emredildiği gibi tadili erkan ile yapmak. Yani iki secde arasında oturup 2 saniye kadar beklemek, rükudan kalkınca aynı şekilde beklemek. Tesbihatı yerinde yapmak. Secdedeki tesbihatı secdede tamamlamak gerekir. Kimisi 2 tane söyler üçüncüsünü doğrulurken tamamlar. Bu yanlıştır.

4- Hareketleri sert yapmak. Namazda gevşek bir duruş, oturuş, aklımızın fikrimizin başka yerlere kaymasına sebep olabilir. Otururken ve ayakta dik durmak, rükuda belin tam eğilmesi, secdede dirseklerin havada olması gereklidir. Mesela rükûdan kalkarken ayakkabının bağını bağlamışta kalkıyormuş gibi değil de bir kölenin sahibinin önünde doğruluyormuş gibi hareket etmek.

5- Elleri sıkı bağlayıp hafifçe bastırmak. Ayakta iken ellerimizi sıkı sıkıya bağlayıp karına hafifçe bastırırsak namazda olduğumuzun farkına varabiliriz.

6-  Gözleri secde yerinden ayırmamak: Gözler namazdaki huşunun en büyük sebeplerinden biridir. Yüzünü kaldırmaya cesaret bulamayan suçlu bir köle gibi gözlerimiz secde yerinde olmalı, sağ sola kaymamalıdır. Maalesef halkımızın çoğu bu konuda bilinçsiz hareket etmekte, duvarı seyredip halıdaki şekilleri çözmeye veya sağı solu kolaçan etmektedir.

7- Acele etmemek. Namazda acele eden insan ne yaptığının farkında değildir. Bir başlarken tekbir aldığını bir de çıkmak için selam verdiğini bilir. Aklının başka yere kayması bu halde çok kolaydır. namazını hızlı kılanlar hadisi şeriflerde “namaz hırsızı”, “hırsızların en şerlisi” olarak nitelendirilmiştir.

ACELE ETMEMEK İÇİN
   Namazda acele etmek iman zafiyeti olsa da bir çoğumuz günlük hayatın koşuşturmasında bu hataya düşmekteyiz. İnsan namazda acele edeceği zaman nefsine “Ey gafil! Bir sinema karşısında, bir dizi karşısında saatlerce put gibi oturuyorsun, boş lakırdılar yaparken, yemek yerken hiç acele etmiyorsun. Bir fatura ödemek için kuyrukta dakikalarca bekliyorsun.. Seni yaratan ve sağlık sıhhat veren Allah’ın, senin katında bunlar kadar değeri yok mu? Allah’a sen bu kadar mı değer veriyorsun.” gibi anlık mesajlarla çıkışmalı ve kendini toparlamalıdır.

Eğer namazı hakkıyla kılarsak dünyada kötülüklerden alıkoyacak, kabirde arkadaş, mahşerde yoldaş olacaktır.  Allah rızası için namazlarımıza çeki düzen verelim.

www.ismailaga.info

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.