Daimi Huzur
Huzura giden yolun ışığı olmak için çalışıyoruz...

Kadının, Erkeği Üzerindeki Hakları

0 534
1. Kadınla iyi geçinmek
3. Ailesini, Şeriat tarafından men olunan yerlere göndermemek
4. Erkeğin karısını kıskanması
5. Kadının, nafakasını eksik etmemekle beraber fazla masraf yapıp israfa girmemesi
6. Erkek kadına dini emirleri öğretecek
7.İki veya daha fazla kadına sahip olan kimsenin kadınları arasında adalet kaidelerine riayet etmesi lazımdır.
8. Kadın; geçimsizlik, huysuzluk etmeye başlarsa, aralarını bulması için, erkek tarafından biri hakem tayin edilip, ıslah yoluna gidilmelidir.
9. Erkek, karısını boşarsa mehrini, ve üç aylık nafakasını tam olarak vermelidir.
Kadının, Erkeği Üzerindeki Hakları

Karı- koca arasındaki münasebetlerde erkeğin dokuz şeyde adalet kaidelerine riayet etmesi lazımdır:

1. Kadınla iyi geçinmek :

Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :

“Kadınların hakkına ecavüz etmekten sakının. Onlar size her hususta yardımcıdırlar. Onları Allah-u Teala’nın emri ile aldınız. Hak Teala, onları size helal kılmıştır.”

“Bir kimse, karısının kötü huyuna sabr ederse, Allah-u Teala, o kimseye Eyyub’a (A.S.) verdiği sevabı verir. Kocasının kötü huyuna sabr eden kadına, firavunun ailesi Hz. Asiye’ye verdiği sevap kadarını ihsan eder.” buyurmuştur.

2. Ailesi ile latife etmek:
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Sizin en hayırlınız, kadınlarına en hayırlı olanınızdır. Ben, kadınlarıma hayırlıyım” buyurmuştur.
zina yapıp günahkar olma evlen her cimaya üç yüz sevap
“Bir kimse, ailesinin yüzüne tebessüm ile baksa, ona, on sevab; öpse yirmi, kucaklasa otuz, cima ederse üçyüz sevab yazılır. Cenabetlikten gusletse, suyun her damlası başına bir melek yaratılıp, karı-kocanın günahlarına kıyamete kadar istiğfar ederler.”
3. Ailesini, Şeriat tarafından men olunan yerlere göndermemek:
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Kim ki, her sabah ailesinin gönlünün her istediğini yapacak olur, Cenab-ı Hak o kimseye, Cehennem’i müstehak kılar” buyurmuştur. Fudayl hazretleri şöyle der :
“Ailesini dinen gidilmesi günah olan yerlere göndermek, kıbleden gayri tarafa namaz kılmak gibidir.”
4. Erkeğin karısını kıskanması :
    Kıskançlık, insanın ailesini yabancılardan, namahremden korur. Allah-u Teala, kıskanmak hassasını insanlara vermiştir ki, bununla ırzlarını, namuslarını muhafaza ederler.
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Kıskanmak, imandan; kıskanmamak ise, münafıklıktan ileri gelir.”
İbn Arabi der ki:
“Allah için kıskanç ol. Fakat, hayvanın tabiatı gibi kıskanmaktan çekin. Çünkü o, seni şüpheye, vesveseye sevk eder.”
5. Kadının, nafakasını eksik etmemekle beraber fazla masraf yapıp israfa girmemesi:
    Hususiyle giyim eşyasında fazla kıymet taşıyan elbiseler, kadınlardaki teşhir (gösteriş düşkünlüğü) hastalığı artırır. Böylelikle, sık sık sokağa çıkmak hevesleri artar. Bir ayet-i kerimede şöyle buyurulmuştur:
“Onlar ki, harcadıkları vakit ne israf, nede sıkılık yapmazlar. (Harcamaları) ikisinin arası, ortalama olur.”
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Kendisine bol masraf yaptığı halde, çoluk çocuğunun nafakasını kısan kimse, benim şefaatime nail olamaz.”
   İnsan ailesine helal nafaka vermeli, onu, nehy olunan meclislere, toplu yerlere göndermemelidir. çünkü kıyamet günü kocasına hasım olur.
6. Bir erkeğin kadınına temizliğine dair olan hükümleri Kadının hayız, yani adet günlerini, namazın adabını ve diğer dini meseleleri, ilmihalini, ehl-i sünnetin i’tikadını öğretmesi, bid’at ehlinin (Ehl-i sünnet itikadına aykırı olanların) inançlarından menetmesi vaciptir.
    Kocası bu meseleleri bilmiyorsa, gerçek din alimlerine sorup, öğretmelidir. Hususiye, otuziki farzı ezberletmelidir. Fakat kadının faz olan şeyleri öğrenmek için kocasının izni olmadan vaaz meclislerine gitmesi caizdir. Bir kadın Allah-u Teala’nın hükümlerinden bir tanesini ihmal edip öğrenmezse, kocasıda onu öğrenmekten men ederse, bunun günahı hem kocasına hem kendisine ait olur.
    Rivayet edilir ki Kıyamet günü en şiddetli azap, ehlini ailesini cahil bırakıp, ona bilinmesi gereken zaruri olan dini bilgileri öğretmeyenlerdir.
7.İki veya daha fazla kadına sahip olan kimsenin kadınları arasında adalet kaidelerine riayet etmesi lazımdır.
 Ebu’l-Leys der ki:
“Bir kimse, kadınları arasında adalet hükümlerine riayet edebileceğine yakinen inanabiliyorsa ona iki kadın alması caiz olur.”
   Adalet edeceğine zannı varsa dörde kadar alması caiz. bu adalet nasıl oluyor: nafakalarını, oturacak evlerini, gece nöbetlerini aksatmayarak müsavata riayet etmesidir.
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Bir kimsenin iki karısı olsa da, birine daha fazla meyletse, kıyamet gününde bir tarafı eğri olarak arasat’a gelir.”
8. Kadın; geçimsizlik, huysuzluk etmeye başlarsa, aralarını bulması için, erkek tarafından biri hakem tayin edilip, ıslah yoluna gidilmelidir.
    Böylece Allah-u Teala aralarını uzlaştırır. bununla uslanmazsa kadına nasihat edilmelidir. bu da olmazsa velisi tarafından korkutulmalıdır.
    Erkek, karısını şu hallerde ta’zir ve te’dip etmek hakkına sahip olur: izinsiz dışarı giderse, yatağa gelmezse, cünüplükten yıkanmazsa ve namaz kılmazsa.
9. Erkek, karısını boşarsa mehrini, ve üç aylık nafakasını tam olarak vermelidir.
   Boşanmak caizdir fakat, Allah-u Teala’nın sevmediği bir şeydir.
Hadis-i Şerifte Resulüllah (S.A.V.) :
“Allah-u Teala indinde, helal olduğu halde, en sevilmeyen iş boşanmaktır. Kadını şu durumlarda boşamak caizdir: Erkeğin babası, bir garaz olmaksızın oğluna, karını boşa derse, karısı ziynetini kocasından başkasına gösterirse, huyu kötü, dini bozuk olursa.”

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.