145. MEKTUP
MEVZUU : a) Nakşibendi ye Tarikatı meşayihi iptida seyre âlem-i emirden başlamayı tercih ettiklerinin beyanı. Allah sırlarının kudsiyetini artırsın,
b) Bu yolun müptedilerinin, sûr’atle tesir alamayışlarının beyanı..
***
NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu, Müftü Abdürrahman’a yazmıştır.
***
Noksan sıfatlardan münezeh olan Allah, bizlere ve sizlere şeriat-ı Mustafaviye caddesinde sebat ihsan eylesin. O şeriatın sahibine salât, selâm ve tahiyyet.. Bu duaya:
— Amin!.
Diyen kula Allah merhamet eylesin..
***
Bilesin ki,
Nakşibendiye Tarikatı meşayihi iptida seyre âlem-i emirden başladılar. Âlem-i halkı dahi onun zımnında kat ettiler. Ama, sair tarikatların meşayihi böyle değildir. Onların iptida seyirleri, halk âleminden başlar; âlem-i halk mesafesini tamamladıktan sonra, âlem-i emre kadem basarlar; cezbe makamına ulaşırlar.
Üstte anlatılan manadan ötürüdür ki, Nakşibendiye Tarikatı, yolların en yakınıdır.
Bundan dolayı, hiç şüphe edilmesin: Diğerlerinin nihayeti, bunların bidayetine derc edilmiştir.
Bir mısra:
Gül bahçeme bakarak kıyasla baharımı..
***
Bu Tarikat-ı Nakşibendiye saliklerinin, seyri âlem-i emirden başladığı için; derhal bu yoldan bir tesir alamazlar. Cezbenin mukaddimesi sayılan halâveti ve lezzeti kolaylıkla bulamazlar. Bunun sebebi şu ki: Emir âleminin letaifi, halk âlemine göre bunlar için zaiftir. Anlatılan bu za’fiyettir ki, bu yolda tesir ve teessüre sedd’olmaktadır. Âlemi emrin letaifi onlarda kuvvetlenmesi için, uzun bir zamana ihtiyaç vardır. Kuvvet bulunca da, iş tersine döner ve âlem-i halka üstün gelir.
Bu za’fiyetin üâcı şudur ki: Tasarruf sahibi birinden gelecek tam tasarrufla bu tarikat için bir münasebet peyda edile.. Sair tarikatlara münasip ilâç ise., nefsin tezkiyesi, şiddetli rizayetler ve şeriatın emrine uygun olarak yapılan ağır mücahedelerdir. O şeriatın sahibine salât, selâm ve tahiyyet..
Şunun da bilinmesinde fayda vardır: Tesirin ağırdan gelmesi, istidadın noksanlığına alâmet sayılmaz. Nice tam istidadlüar vardır ki. bu iptilâya uğramışlardır.
Vesselam..