Hazret-i Lokman’ın Oğluna Öğütleri
Hazret-i Lokman ilim ve hikmetiyle dillere destan bir zattır Bunun içindir ki, kendisine Lokman Hakîm, denmiştir Hz Lokman, ismi Kur’ân’da da geçen, peygamber veya veli olduğu hakkında kesin bir bilgi bulunmayan bir mânâ büyüğüdür
İslâm tarihinde Hazret-i Lokman’ın hikmetli sözleri, vecizeleri, öğütleri ve tavsiyeleri meşhurdur
Hafs bin Ömer’in rivayetine göre, Hz Lokman yanına bir torba hardal tanesi koyarak oğluna öğüt vermeye başlar Her öğüt verdikçe torbadan bir hardal çıkarır Sonunda torbadaki hardal tükenir ve oğluna da şöyle der:
“Ey oğul, sana o kadar öğüt verdim ki, şayet bu öğütler bir dağa verilseydi, dağ yarılırdı”
Hz Lokman’ın Saran ismindeki bu oğlu babasının verdiği bütün öğütlere uymuştu12
Lokman Aleyhisselâmın hikmetli sözlerinin asıl kaynağı Kur’ân-ı Kerimdir
O halde Kur’ân-ı Kerimde yer alan bu öğütler tefsirlerde de genişçe bulunur Cenab-ı Hak, Hazret-i Lokman’ın dilinden bu sözleri şu âyetlerle (meâlen) beyan buyurur:
12 ibni Kesîr Tercümesi, 12:6409
Allah’a ortak koşma
“Hani Lokman oğluna öğüt verirken demişti ki, ‘Oğlum (ey oğul!) Allah’a ortak koşma Muhakkak ki şirk pek büyük bir zulümdür
Allah her yaptığını ortaya çıkarır
“Oğlum, eğer yaptığın iş hardal tanesi kadar bile olsa ve bir taş içine girse, Allah onu ortaya çıkarır Muhakkak ki, Allah en gizli işleri bütün inceliğiyle bilir, O her şeyden hakkıyla haberdardır
Namazını dos doğru kıl
“Oğlum, namazını dos doğru kıl İyiliği tavsiye et, kötülükten sakındır Başına gelene sabret Şüphesiz ki bunlar uğrunda azim ve sebat edilmeye değer işlerdendir
Kasılarak yürüme, yavaş konuş
“Gururlanıp insanlardan yüzünü çevirme Yeryüzünde kasılarak yürüme Çünkü Allah büyüklük taslayan ve övünenleri sevmez
“Yürüyüşünde mutedil ol Sesini alçalt Seslerin en çirkini, şüphesiz ki, eşeklerin sesidir”13
13 Lokman Sûresi, 13-20
TEFSİRDEKİ ÖĞÜTLER
Hazret-i Lokman’ın Kur’ân’da geçen öğütleri, aynı sûrenin tefsirlerinde genişletilerek verilir Hazret-i Lokman’ın tefsirlerde geçen öğütlerinden ve hikmetli sözlerinden bazıları şöyledir:
Takvayı esas al
Ey oğul!
Takvayı kendin için kârlı bir ticaret olarak kabul et Çünkü böyle ticaretler sonsuz kazançlar temin eder
Merasimlere katıl
Ey oğul!
Cenaze merasimlerine katıl Düğün merasimlerinden de uzak durmaya çalış Çünkü cenaze sana âhireti hatırlatır; düğün ise dünyaya çeker
Horozdan geri kalma
Ey oğul!
Horozdan daha geri kalma Çünkü sen uykunun derinliklerinde iken, o dünyayı sese vererek insanları uykudan uyandırmaya çalışır
Tevbeyi geciktirme
Ey oğul!
Tevbeyi geciktirme Çünkü ölüm ansızın geliverir
Cahille dost olma
Ey oğul!
Cahil kimselerle dostluk kurma Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar
Allah’tan kork
Ey oğul!
Allah’tan hakkıyla kork Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme
Susmak altındır
Ey oğul!
Şimdiye kadar susmaktan dolayı hiç pişmanlık duymadım Çünkü söz gümüşse, sükût altındır
Günahlardan sakın
Ey oğul!
Kötülük ve günahlar senden sakındığı gibi, yani işlemedikçe sana dokunmadığı gibi, sen de onlardan sakın Çünkü kötülük kötülüğü, günah da günahı çeker
İlim meclislerine katıl
Ey oğul!
Âlimlerin meclisinde bulun Hikmet ehlinin sohbetlerini dinle Çünkü Allah kuru toprağı yağmurla nasıl canlandırırsa, ölmüş kalbleri de hikmetli sözlerle öyle diriltir”14
14 Tefsîrü’s-Sâvî, 3:255-256
Yalandan sakın
Ey oğul!
Allah, yalancının yüz suyunu kurutur, haya duygusunu giderir Ahlâksız kimsenin de sıkıntısı hiç eksik olmaz
Ahmak adamdan uzak dur
Ey oğul!
Kayaları uzaklara taşımak, ahmak adama laf anlatmaktan daha kolaydır
Kendi işini kendin gör
Ey oğul!
Cahili vasıta olarak kullanmaktan, işini gördürmekten uzak dur Şayet akıllı birisini bulamazsan kendi işini kendin gör
Kendi milletinin kızıyla evlen
Ey oğul!
Kendi milletinden olmayan bir kızla evlenme Aksi takdirde çocukların ileride sıkıntıdan kurtulamazlar
Ey oğul!
Öyle bir zaman gelecek ki, sabırlı insanların bile yüzü gülmez olacaktır
Allah’ın anıldığı meclislere katıl
Ey oğul!
Katılacağın meclisleri kendin ara bul Allah’ın anıldığı meclisleri bulunca hemen oturuver Çünkü âlim isen ilmin artar, cahil isen yeni bir şeyi öğrenmiş olursun Oraya inen rahmetten sen de payını alırsın Allah’ın anılmadığı meclislere hiç katılma Çünkü âlim de olsan, cahil de olsan zarar görürsün Ayrıca oraya inecek olan İlâhî gazaptan sen de nasibini alırsın
Ey oğul!
Sofrana takva ehli mü’minleri davet et
Tecrübe sahipleriyle istişare et
Ey oğul!
Her işinde ilim ve tecrübe sahibi kimselerle istişare et, onların fikrini almaya çalış
Takvadan bir gemi edin
Ey oğul!
Dünya dipsiz bir denizdir Onda niceleri boğulmuştur Bunun için takvadan bir gemi edin İçine îmânı yükle Tevekkül yelkeniyle açıl Ancak bu şekilde selâmetle yol alır, sahile çıkarsın
Kötü komşudan uzak dur
Ey oğul!
Nice ağır yükler taşıdım Fakat kötü komşu kadar ağır bir yüke rastlamadım Nice acılar tattım, fakat fakirlikten daha şiddetli bir acı tatmadım
İlimden nasibini al
Ey oğul!
İnsan fakir de olsa ilim ve hikmetiyle hükümdarların meclisinde yer alır
Arkadaş seçimine dikkat et
Ey oğul!
Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir şey yap Şayet öfkeli iken sana insaflı davranırsa ona yaklaş, insafsız davranırsa uzak dur
Âhirete hazırlan
Ey oğul!
Dünyaya geldin geleli âhirete doğru yol alıyorsun Bunun için âhiret yurdu, sana dünya yurdundan daha yakındır
Dilini duaya alıştır
Ey oğul!
Dilini ‘Allah’ım, beni affet’ demeye alıştır Çünkü öyle anlar vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez, istediğini ihsan eder
Borçlanmaktan uzak dur
Ey oğul!
Borçlanmaktan uzak dur Çünkü borç, seni gündüz zillete sürükler, gece de üzüntüye boğar
Günah işlemeye cesaretin olmasın
Ey oğul!
Allah’tan öyle bir şey iste ki, günah işlemeye cesaretin olmasın Ve Allah’tan öyle kork ki, rahmetinden hiçbir zaman ümidin kesilmesin
Önce selâm ver
Ey oğul!
Bir cemaatin bulunduğu yere gittiğin vakit, önce onlara İslâmın okunu at, yani selâm ver Sonra bir köşeye otur, onları konuşuyor halde görmedikçe sen de konuşma Şayet Allah’ın zikrine dalacak olurlarsa sen de onlara katıl Fakat başka bir söze geçerlerse oradan ayrıl
Kendini anla
Ey oğul!
İki dünyada mes’ut olmak istiyorsan, kendini anla Okuyup bilgili olmaya çalış Çalış ki, bilenle bilmeyen bir olmaz
Tembel olma
Ey oğul!
Tembel olma Tembellik bedbahtlık alâmetidir
Acele etme
Ey oğul!
Acele etme, acele şeytan işidir
Güler yüz göster
Ey oğul!
Ahlâkını düzelt Dostuna da, düşmanına da güler yüz göster Ancak değerin ve itibarın kırılacak derecede hareket etme
Orta yolu tut
Ey oğul!
Her şeyin hayırlısı olan orta yolu tercih et
Yolda dikkatli yürü
Ey oğul!
Yolda yürürken yüzünü gözünü oraya buraya çevirme ki, gönlün vesvesede kalmasın
Mecliste önce oturma
Ey oğul!
Bir cemaat içinde bulunduğunda onlar ayakta iken oturma Oturdukları zaman sen de oturuver
Yollara tükürme
Ey oğul!
Bıyık ve sakalınla oynama Parmağını burnuna sokma Yollara tükürme, sesli sümkürme Elinle sinek kovalamayı terk et
Az konuş
Ey oğul!
Sükût ve teenni ile hareket et Az konuş Çok konuşmak, yanılmaya sebeptir
Sözü fazla dağıtma
Ey oğul!
Konuşurken sözü fazla dağıtma Aksi takdirde şerefine zarar gelir Konuşurken başkalarını utandırma Kaş göz işareti yapma
Güzel ve lâtif sözleri duymaya çalış Fazla hayrete düşme Sözün tekrarlanmasını isteme İnsanları güldürecek ve kendini maskara edecek sözlerden sakın
Atıp tutma
Ey oğul!
Kimse hakkında atıp tutma
Fazla ısrar etme
Ey oğul!
Senden bir şey istendiği zaman, elinden geliyorsa vermeye çalış Birinden bir şey istediğinde de fazla ısrar etme
Dinde tartışmaya girme
Ey oğul!
Dinle alakası olmayan meselelerde aksi vaki ise tartışmaya ve münakaşaya girme
Fakirliğini kimseye açma
Ey oğul!
Acizliğini ve fakirliğini hiç kimseye, hattâ ailene dahi açma ki, onların yanında itibarın düşmesin, sözünü dinlemez olmasınlar
Hizmetçilerle şakalaşma
Ey oğul!
Hizmetçi ve benzeri kimselerle şakalaşma Çünkü
bunlarla şakalaşmak hakaret ve düşmanlığa sebep olur Onlara öyle muamele et ki, hem seni sevsinler, hem de senden korksunlar
Şiddetten sakın
Ey oğul!
Çocukları ve elinin altındakileri terbiye ederken şiddetten sakın Öfkelendiğin vakit vakarla geçiştirmeye çalış Mümkün olursa sövüp dövme ki, aksi takdirde onların gözünde mehabetin yok olur
Kendini ve çocuklarını övüp durma
Hayasız gençlerle ve o halde olan kız çocukları ile ülfet etme Çünkü dünya ve âhirette mezellete sebep olur
Önce düşün
Ey oğul!
Bir kimse ile bozuşursan, dilini tut ve makbul olan sözü söyle Önce düşün, sonra söze giriş
Herkesin değerini ve layık olduğu hürmeti muhafaza eyle
Azla yetin
Ey oğul!
Bir kimsenin davetinde bulunduğun vakit, azla yetin Dalkavukluk edip de o yemeği övmekle başkalarının yemeğini kötüleyip tahkir etme
Misafirlikte gözlerine dikkat et
Ey oğul!
Bir kimsenin evinde misafir kaldığın vakit gözlerine dikkat et Her tarafa bakıp durma Durumuna vakıf olduktan sonra dine aykırı da olsa sırrını ifşa etme
Elini çek
Ey oğul!
Emanete hiyanetten elini çek
Kimseye açma
Ey oğul!
Bir işe başladığın zaman, meydana gelmeden önce kimseye açma ki, mahcup düşmeyesin
Çok ver
Ey oğul!
Sadakayı çok ver Mal sevgisini gönlünden çıkar
Razı ol
Ey oğul!
Doğru söyle, Allah’tan gelene razı ol
Yemekte şunlara dikkat et
Ey oğul!
Yemekten önce ve sonra ellerini yıka Bu hal fakirliğini giderir, göze kuvvet verir
Çok yemek kalbe katılık ve gaflet verir İbadette tembelliğe sebep olur
Yemeğin başında Bismillah, sonunda Elhamdülillah, ortasında da nimetin Allah’tan geldiğini düşün
Tek elle ekmeği koparma Bu hareket kibirli insanların âdetidir
Yemeğin başında ve sonunda bir parça tuz yemek birçok hastalığa karşı devadır
Lokmayı küçük tut ve iyice çiğne
Misafir geldiği zaman mümkünse yemeği büyük kaba koy, berekete sebep olur
Yemek yerken önünden al, ekmeğin ve tabağın ortasından alma
Elinden ekmek ve yemek parçası düştüğünde al, temizle ve öyle ye
Sıcak olan yemeğe soğutmak için ağzınla üfleme, soğuyuncaya kadar bekle
Yemeği çabuk yeme
Hurma ve kayısı gibi sayılabilir meyveleri teker teker ye, çifter çifter yeme ve çekirdeklerini bir tarafa topla
Yemek arasında çok su içme Su içerken bardağın içine bak İçine uygunsuz bir şey düşmüş olmasın Suyu içerken üç nefeste içiver
Yemeğe herkesten önce el uzatma
Yemek esnasında güzel şeylerden bahset
Sofrada bulunan arkadaşlarına ara sıra göz ucuyla bak Yemek ve ekmeği o tarafa sür
Misafirler çekingen davranırlarsa üç defadan fazla yemeleri için ısrar eyleme Yemek yeme isteğin yoksa özür beyan eyle
Dilini tut
Ey oğul!
İlim ve takva ehli veya herhangi bir sebeple senden ileride bulunan bir kimsenin huzurunda dilini tut
Dostlarını dinle
Ey oğul!
Senin iyiliğini isteyen dostlarının tavsiye ve öğütlerini can kulağıyla dinle
Doğru ol
Ey oğul!
Sözünde, işinde ve gidişinde doğru ol Doğru olan sözlerinin bile hayrete ve tereddüde sebep olacaksa, söyleme daha iyi
Ümidini kesme
Ey oğul!
İnsanların gönlünü almaya çalış Allah’ın rahmetinden ümidini kesme
İyi ol
Ey oğul!
Açıkta ve gizlide iyi olmaya çalış
Varlık yokluktan, akıl sarhoşluktan iyidir
Bir şeyi vaktinden önce isteme
İçini süsle
Ey oğul!
İçini dışından daha çok süsle: İçin Hakkın, dışın halkın baktığı yerdir
Her yerde ve her zaman Allah’ı yanında hazır nazır olarak bil
Allah nazarında seni utandıracak işi bırak