53. MEKTUP
53. Mektup
· Şeyh Seyyid Nakip Efendi’ye göndermiştir.
· Kötü alimlerin ihtilafının alemin fesadına yol açtığı
Allah Sübhânehû sîzleri değerli atalarınızın yolu üzere sabit kılsın. Duyduğuma göre tabiatındaki İslami eğilim gereği, Müslümanların sultanı zat-ı alilerinize, devamlı yanında bulundurmak ve kendisine İslami meseleleri açıklamak üzere dört tane alim tavsiye etmenizi emretmiş. Bundan daha iyi bir müjde olabilir mi? Matem içinde bulunan ahali için bundan daha iyi bir teselli ne olabilir ki!
Bu maksatla -daha önce de defalarca açıkladığım üzere- bu fakir yüce tarafınıza yönelmiş olsa da, bu konuda çaresizce susmak ve yazmaktan geri kalmak hususunda kendime taviz vermeyeceğim. Umarım beni hoşgörüyle karşılarsınız. Zira arz sahibi kendinde değildir. Şimdi arz etmek istediğim şey o ki, dindar alimler çok ama çok az sayıdadır. Asıl makam-mevki hırsını aşmış ve bunları arkalarına atmış ve geriye dönüp bakmayan kimseler de zaten bunlardır. Bunların şeriatı yüceltmek ve dini güçlendirmekten başka maksadı da yoktur.
Eğer alimlerin kendilerinde makam hırsı olursa her biri kendi çıkarları doğrultusuna yönelir ve çıkarlarını asla elden bırakmazlar. Öte yandan kendisinin en üstün olduğunu göstermeye çalışır. Araya fikir ayrılıkları ve tartışmalar sokar ve bunu devlet başkanına yaklaşma fırsatı olarak kullanır. Böylece ister istemez din işlerine bereketsizlik bulaşır.
Geçen asırda halkı sıkıntıya düşüren yegane sebep alimlerin ihtilaflarıydı. Bu hastalık sürdüğü ve bu kötü alimlerin sultanla beraberliği devam ettiği müddetçe şeriatın yüceltilmesi nasıl mümkün olabilir ki! Dinin güçlenmesine nasıl imkan sağlanabilir ki! Bilakis bu durum dinin tahrip olmasına yol açar. Bu durumdan ve kötü alimlerin fitnesinden Allah’a sığınırız. Eğer bu iş için bir alim seçerseniz bu daha münasip olur. Eğer bu alim de ahiret alimlerinden olursa ne âla! Böyle bir alimin sultanla beraberliği bulunmaz bir mücevherdir. Eğer böyle birini bulmak mümkün olmazsa o takdirde iyice araştırdıktan sonra günümüz alimleri arasından en iyisini seçiniz. Zira “tamamına erişilemeyen bir şeyin tamamı da gözden çıkartılmaz”.
Ne yazayım bilemiyorum! Halkın kurtuluşu alimlerin varlığına bağlı olduğu gibi, hüsranı da alimlere bağlıdır. Alimlerin en üstünü alemin en üstünü, onların en kötüsü alemin en kötüsüdür. Nihayetinde hidayet ve sapkınlık onlara bağlıdır. Büyüklerden biri lanetli İblis’i adetinin aksine boş boş otururken görmüş. Kendisine bunun sebebini sormuş. Lanetli İblis “Bu dönemin alimleri benim yükümü sırtımdan aldılar. İnsanları saptırma konusunda benim işimi üstlendiler!”, diye cevap vermiş.
Gaye sağlıklı biçimde düşündükten sonra dönüp bu işe başlamanızdır. Zira iş işten geçtikten sonra çare bulunmaz.
Ben sizin gibi zeki insanlara bu gibi sözler sarf etmekten her ne kadar haya etsem de bu işin en büyük saadete vesile olduğunu bildiğim için başınızı ağrıtma cüretinde bulundum.